Röportajdan sonra saygım hep üst düzey kalsa da, korkumun azaldığını söyleyemem :)
Kulaklarını çınlatmak istedim.
***
Güler Hanım 'ı klasik ve klas stiliyle tanırız.
Patronlar Kulübü'nün önde gelen üyesi olarak Güler Hanım, gözlüklerinde de hep klasik çizgiyi tercih etmiştir. Koyu renkli kemik çerçeveler ve sert hatlı gözlüklerin, Güler Hanım'ı sert görünüşlü yaptığını hep düşünmüşümdür.
Sık sık söylüyorum, yüzümüzde taşıdığımız aksesuarların hatları, renkleri, karşımızdakinin bizim hakkımızdaki algı ve yargısını son derece etkiler.
Güler Hanım'ın eski gözlüklerinin de aynı mesajı verdiği aşikar..
***
Gelelim ben durup dururken neden Güler Hanım'ın gözlüklerine taktım konusuna..
Geçtiğimiz günlerde kendisini bir basın toplantısında izledim ve müthiş yeni gözlükleri dikkatimi cezbetti. Markasına çok emin olamadığım ve yurtdışından almış olduğunu tahmin ettiğim yeni gözlük çerçeveleri her açıdan tam anlamıyla kusursuzdu.
Neden mi?
Birincisi patron demek ille de çok ciddi kişilik anlamına gelmiyor, gözlükteki renk değişikliği, renkli mizacın altını çiziyor..
İkincisi, Güler Hanım'ın kaş yapısı ile gözlüğün tasarımı oldukça uyumlu, paralellik ideal düzeyde..
Üçüncüsü, yuvarlak hatlı gözlükler, Güler Hanım'ın sert görünen algısını oldukça yumuşatmış. Renkli ve hafif oval gözlükler ile Güler Sabancı, karşısındakine "sabit fikirli" bir imaj vermekten çok, daha uyumlu bir kişilik algısı yaratıyor ve kesinlikle çok başarılı..
Dördüncüsü de, Güler Hanım'ın gözlükle uyumu yüzüne yansımış ve bu 'bütünleşme' hemen göze çarpıyor..
***
Özetle, Güler Hanım ile beraber gözlük seçseydik, kendisine çok benzer bir çerçeve önerirdim. Hem kendi zevkine hem de gözlükçüsünün öngörüsüne sağlık. Bu yazıyı kendileri okur mu bilemem, ancak Güler Hanım'ı bu tür 'tarz'sal değişiklikler içinde görmek beni çok sevindirdi!
Selamlarımla diyorum, kendilerini Karaköy'e Fashion@EYE'a bekliyorum :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder