Bu blogu yazmaya başladığımdan beri takip edenler iyi bilirler, gözlük seçimi konusunda oldukça hasssas bir şahsiyetim.
Şu yüz tipine bu gözlük gibi genellemelere oldukça karşıyım, bunun sebebi de her zaman dediğim gibi her kişinin yüzü özeldir, ölçüler, oranlar vardır; dolayısıyla gözlüğü sadece yüz tipine göre bakıp seçmek kadar yanlış bir şey yoktur.
Şu ana kadar gözlük seçerken nelere dikkat etmemiz gerektiğine dair bir çok yazı yazdım.
Ten renginizden tutun, hayat tarzınıza bir çok etkenin dahil olduğu gözlük seçiminin bu seferki konusu, gözlüğün 'ebat' olarak yüzünüze uygun olup olmadığı.
Ancak, bu yazıyı anlamanız için önce gözlüğün içinde yazan ve gözlüğün sap uzunluğu, lens genişliği ve burun aralığı gibi bilgileri anlıyor olmanız gerekiyor.
Eğer ilgi duyuyorsanız, yazının devamından önce lütfen 'Gözlüğün de bedeni olur' başlıklı yazımı okuyunuz.
**
Efendim, gözlük bedenleri ile ilgili yazımı okuduğunuzu farz edersem, anlamış bulunmaktayız ki denediğiniz gözlüklerin içlerinde lens, köprü genişliği ve sap uzunluğu gibi bilgiler söz konusu.
Burada önemli olan yüz tipinizden ziyade yüzünüzün genişliği.
Dolayısıyla önemli olan gözleriniz arasındaki mesafe, burun genişliğiniz ve yüz-kulak mesafesi.
Güneş gözlüklerinde zevkinize göre, lens genişliği daha büyük gözlükleri tercih edebilirsiniz, ancak ufak olmamasına ve dolayısıyla 'emanet' durmamasına dikkat edin.
Peki, yüzümün boyutuna göre gözlüğü nasıl seçiyoruz?
Herkesin yüzü özel olduğu için genelleme yanlış, ancak bir takım kurallardan da bahsedersem sanırım daha iyi anlatacağım.
Araştırmamın ve kendi tecrübelerimden sabit genel tavsiye şu yönde:
- Küçük/Dar yüzler:125mm – 129mm (yani lens genişliği 50mm ya da daha az)
- Orta büyüklükteki yüzler: 130mm – 134mm (yani lens genişliği 51-54 mm arası)
- Büyük yüzler: 135mm – 145mm (yani lens genişliği 55 mm ve yukarısı) ölçülerinde gözlük denediklerinde, gözlük büyük ya da küçük durmayacaktır.
Güneş gözlüğünde dediğim gibi isteğinize göre daha da büyük bedenler deneyebilirsiniz.
Bu önemli bilgiden yola çıkarak detaya girersek, gözlük ölçülerini belirledikten sonra, gözlüğün büyük mü küçük mü olduğunu, yüzümüzü önden iki kulak arasını baz alacak şekilde ölçerek anlayabiliriz.
Örneğin, önden iki kulak arası mesafeniz 12 - 13 cm arası çıkıyorsa optik çerçeve 50, güneş gözlüğü olarak da 52 ve zevkinize göre üstü beden deneyebilirsiniz.
Örneğin, önden iki kulak arası mesafeniz 12 - 13 cm arası çıkıyorsa optik çerçeve 50, güneş gözlüğü olarak da 52 ve zevkinize göre üstü beden deneyebilirsiniz.
İlk etapta, yüzümüzü ölçmekle başlayabiliriz.
Ancak, ayna da bir gösterge. Kendi kendize, herhangi bir mağazada gözlük denerken aşağıdaki bilgilerden yola çıkarak yüzünüze 'beden' olarak doğru gözlüğü bulabilirsiniz.
Gözlük çerçevesinin yüzünüzün yanlarından taşmaması gerekiyor.
Gözlük saplarının yanlardan açılmaması, gözlüğün küçük olmasına işaret
2. Çerçeveden tam emin olamadıysak, bir başka dikkat etmemiz gereken nokta göz yuvarlağımız. Göz yuvarlağımızın, lensin tam ortasına denk geliyor olması da ayrı bir gösterge. Gözünüzün çevresinin lensin köşesine mesafesi, gözlüğün her iki tarafında da eşit olması gerekiyor. Aksi halde gözlükteki asimetri, özellikle kalın optik çerçevelerde oldukça dikkat çekiyor.
3. Gözümüzün merkezde olduğundan emin olduktan sonra, çerçevenin, yüzümüzün ortasında durup durmadığını kontrol etmeliyiz. Yüzünüzün üst ve alt kısmı arasında iyi bir denge tutturmak, gözlüğün yüzünüzde ideal olarak durmasını sağlayacaktır.
Rihanna, en doğru gözlük kullananlardan.
Gözlük yüzünün tam ortasında ve gözlüğün yüzünün altı ve üstüne mesafesi eşit.
4. Diğer mühim bir mesele kaşların gözlüğün içeride ya da dışarıda olma durumu. Burada yapılan bir hata, nasıl göründüğünüzü ciddi bir şekilde etkileyebilir. Bu konuda sık sık yazdım, kaşımız, çerçevenin tam üstüne denk gelmesi hatta üstüne binmesi gerekiyor. Çok yakında kaş konusunu daha da detaylı yazacağım, çünkü kaşımızın şekli, düşük ya da yüksek olması çok çok önemli. Gözlüğümüzün yüzümüzde ideal durmasını istiyorsak kaşlarımızı saklamamamız gerekiyor, aksi halde beden dilimizle de kendimize güvenmiyor imajı çizmek ne yazık ki an meselesi.
Yastaymış gibi durmak istemiyorsak, bir küçük size gözlük takabilir, kaşlarımızı gösterebiliriz.
Tüm zamanların en iyi gözlük taşıyan kadınlarından Audrey Hepburn ve ideal bir kaş görünümü
5. Metal çerçeveler yüzünüzde asetatlar kadar belirgin durmayacaklardır. Dolayısıyla metal gözlüklerde aslında biraz daha rahatız ancak aynı şekilde sapların yanlardan açılmış ya da tam tersi çerçevenin yüzümüzün yanlarından taşmaması gerekiyor.
Ancak, metal gözlükler, özellikle kadınlarda son dönemlerde bir tık büyük kullanıyor, Victoria Beckham ile başlayan bu moda, hızla yayılıyor. Tabi ki yüzümüzden bir iki tık gözlük kullanmak tercih meselesi, ancak gözlüğün provasının iyi yapılması gerekiyor.
Büyük aviator gözlükler son dönemlerde büyük kullanılıyor, ancak prova şart.
6. Prova derken. Gözlüğün de provası olur, dolayısıyla nasıl ki elbise alıp vücudumuza göre prova yaptırıp küçültüp büyütebiliyorsak, gözlüklerimizi de işinin ehli ellerde provasını yaptırtabiliriz.
Metal gözlüklerde, burun ölçünüze göre burun kısmı ayarlanabiliyor.
Asetat gözlükler, ısıtıcı yardımıyla yüze gözlükçüleriniz tarafından yüzünüze ayarlanabilirken, metal gözlükler de aynı şekilde prova yapılıp, yüzünüze oturtabiliyor. Asetat gözlükler ısıyla, metal gözlükler ise el yardımıyla, kısa bir provayla yüzünüze daha uygun hale getirilebiliyor.
Asetat gözlüklerde kulaklara yapılan ayarlama önemli.
Özete gelirsek, tabi ki gözlük seçimi çok önemli. Özellikle optik gözlük kullananlar için yanlış beden gözlük seçmek, zamanla sinir eden bir işkenceye dönüşebiliyor. Bu yüzden de, gözlük saplarındaki bilgilerden yola çıkarak doğru gözlük bedeninizi üç aşağı beş yukarı tahmin edip deneyebilir, karar verdikten sonra ise profesyonel bir provayla yüzünüzde gözlüğü doğru bir şekilde taşıyabilirsiniz.